Tıp ve Sağlık Sözlüğü

“Tıp ve Sağlık Sözlüğü”, tıp ve sağlık ile ilgili terimleri, kavramları ve tanımları içeren bir sözlüktür. Bu tür bir sözlük, tıp ve sağlık profesyonellerinin, öğrencilerin ve ilgili herkesin terimleri doğru anlamasına ve kullanmasına yardımcı olur. Bir tıp ve sağlık sözlüğü genellikle anahtar kelimelerin yanı sıra bunların açıklamalarını, kullanımlarını, eşanlamlılarını ve ilgili görsel materyalleri içerir. Tıp ve sağlık alanında bilgi birikimini artırmak, iletişimi kolaylaştırmak ve bilgiye hızlı erişim sağlamak için kullanılır. Ayrıca, öğrencilerin ve profesyonellerin tıbbi ve sağlık literatürüyle çalışırken daha etkili olmalarına yardımcı olabilir.

100 Kelime ve Anlamları:

1. Ateş: Vücut sıcaklığının normalden yüksek olması durumu.
2. Beyin: Merkezi sinir sisteminin en önemli organı, düşünme, öğrenme ve duyguların kontrol edildiği yer.
3. Cerrahi: Hastalıkların tedavisinde ameliyatla yapılan müdahalelerin tıbbi dalı.
4. Diyabet: Şeker hastalığı olarak da bilinen, kan şekerinin yüksek olduğu bir metabolik hastalık.
5. EKG (Elektrokardiyografi): Kalp ritminin ve aktivitesinin kaydedildiği bir tıbbi test.
6. Fizyoterapi: Hareket kısıtlılıklarını gidermek ve fiziksel fonksiyonları iyileştirmek için yapılan tedavi.
7. Genetik: Kalıtım ve genlerin yapısı ve işleviyle ilgili bilim dalı.
8. Hipertansiyon: Yüksek kan basıncı.
9. İmmünoloji: Bağışıklık sistemi ve bağışıklık tepkileri üzerine çalışan bilim dalı.
10. Jinekoloji: Kadınların üreme organları ve hastalıklarıyla ilgilenen tıp dalı.
11. Kardiyoloji: Kalp ve damar hastalıklarıyla ilgilenen tıp dalı.
12. Laboratuvar: Tıbbi testlerin yapıldığı, hastalıkların teşhis edildiği yer.
13. Mikrobiyoloji: Mikroorganizmaları (bakteri, virüs, mantar) inceleyen bilim dalı.
14. Nöroloji: Sinir sistemi hastalıklarıyla ilgilenen tıp dalı.
15. Onkoloji: Kanser hastalıklarıyla ilgilenen tıp dalı.
16. Patoloji: Hastalıkların dokusal ve hücresel düzeyde incelendiği tıp dalı.
17. Radyoloji: Röntgen, MRI, CT gibi görüntüleme yöntemleriyle hastalıkların teşhis edildiği tıp dalı.
18. Şişmanlık: Aşırı kilolu olma durumu.
19. Transplantasyon: Organ veya dokuların bir kişiden alınıp başka bir kişiye nakledilmesi.
20. Üroloji: Üriner sistem (böbrekler, mesane, idrar yolları) hastalıklarıyla ilgilenen tıp dalı.
21. Virüs: Mikroorganizmaların bir türü, bazıları hastalıklara sebep olabilir.
22. WBC (White Blood Cell): Beyaz kan hücresi, bağışıklık sisteminin bir parçasıdır ve enfeksiyonlarla savaşır.
23. Xerostomi: Ağız kuruluğu, tükürük salgısının yetersiz olduğu durum.
24. Yara: Ciltteki kesik, çizik veya ezik.
25. Zoonoz: Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar.
26. Akciğer: Solunum sisteminin en önemli organı, oksijen alışverişinin gerçekleştiği yer.
27. Beslenme: Vücudun sağlıklı ve dengeli bir şekilde beslenmesi için alınan gıdaların türü ve miktarı.
28. Cilt: Vücudu dış ortama karşı koruyan ve duygu alışverişi sağlayan organ.
29. Dopamin: Beyinde bulunan bir nörotransmitter, ödül ve motivasyonla ilişkilidir.
30. Endokrin: Hormonların salgılandığı bezler ve hormonların etkileri üzerine çalışan bilim dalı.
31. Fibrilasyon: Kalp kasının düzensiz ve hızlı şekilde kasılması durumu.
32. Genom: Bir organizmanın tam genetik materyalini içeren DNA’nın tümü.
33. Hipotalamus: Beyindeki bir bölge, vücut sıcaklığı, susuzluk ve açlık gibi temel işlevlerin düzenlenmesinde rol oynar.
34. İnsülin: Pankreas tarafından salgılanan bir hormon, kan şekerinin düzenlenmesine yardımcı olur.
35. Jel: Yara bakımında kullanılan bir madde, nemlendirici ve koruyucu özelliklere sahiptir.
36. Kıkırdak: Vücutta bulunan esnek ve dayanıklı bir doku, eklem yerlerinde koruyucu bir tabaka görevi görür.
37. Lenf: Vücutta dolaşan ve bağışıklık sistemiyle ilişkili olan bir sıvı.
38. Metabolizma: Vücudun enerji üretimi ve kullanımıyla ilgili kimyasal işlemler.
39. Nefron: Böbreklerde bulunan, idrarın oluşumunda ve süzülmesinde rol oynayan yapı.
40. Osteoporoz: Kemik yoğunluğunun azalması ve kemiklerin kırılgan hale gelmesi durumu.
41. Protein: Vücudun yapı taşı olan, kas ve dokuların oluşumunda önemli olan bir besin öğesi.
42. Rezidüel: Geriye kalan, tamamen temizlenmemiş olan.
43. Stres: Vücuda zarar veren etkenlere karşı verilen fizyolojik ve psikolojik tepki.
44. Trombosit: Kan pıhtılaşmasında rol oynayan hücre parçacığı.
45. Ülser: Mide veya bağırsak gibi iç organlarda oluşan yara veya lezyon.
46. Vasküler: Kan damarlarıyla ilgili.
47. Wernicke: Beynin bir bölgesi, dil ve konuşma yetenekleriyle ilişkilendirilir.
48. X-ışını: Röntgen filmlerinin çekilmesinde kullanılan elektromanyetik ışın.
49. Yarık: Ciltte veya dokularda oluşan çatlak veya ayrılma.
50. Zehir: Canlı organizmaları etkileyen, genellikle zararlı kimyasal veya biyolojik maddeler.
51. Alerji: Vücudun bir maddeye karşı aşırı duyarlılık göstermesi durumu.
52. Bağışıklık: Vücudun hastalıklara karşı direncini sağlayan savunma sistemi.
53. Cerrahi: Hastalıkların tedavisinde ameliyatla yapılan müdahalelerin tıbbi dalı.
54. Diyabet: Şeker hastalığı olarak da bilinen, kan şekerinin yüksek olduğu bir metabolik hastalık.
55. Endoskopi: Vücut içi organların görüntülenmesi için kullanılan bir tıbbi görüntüleme yöntemi.
56. Felç: Beyin veya omurilikteki bir hasar nedeniyle vücudun bir kısmının hareketinin kaybedilmesi durumu.
57. Genetik: Kalıtım ve genlerin yapısı ve işleviyle ilgili bilim dalı.
58. Hormon: Vücuttaki birçok fonksiyonu düzenleyen kimyasal mesajcılar.
59. İlaç: Hastalıkları tedavi etmek veya semptomları hafifletmek için kullanılan kimyasal maddeler.
60. Jinekoloji: Kadınların üreme organları ve hastalıklarıyla ilgilenen tıp dalı.
61. Kan Basıncı: Kanın arter duvarlarına uyguladığı basınç.
62. Laparoskopi: Karın içi organların görüntülenmesi için kullanılan minimal invaziv bir cerrahi yöntem.
63. Metabolizma: Vücudun enerji üretimi ve kullanımıyla ilgili kimyasal işlemler.
64. Nöroloji: Sinir sistemi hastalıklarıyla ilgilenen tıp dalı.
65. Oksijen: Solunum yoluyla alınan ve hücrelerin enerji üretimi için gereken bir gaz.
66. Patoloji: Hastalıkların dokusal ve hücresel düzeyde incelendiği tıp dalı.
67. Risk Faktörü: Bir hastalığın gelişme olasılığını artıran etmenler.
68. Sterilizasyon: Mikroorganizmaların yok edilmesi veya etkisiz hale getirilmesi işlemi.
69. Travma: Vücuda zarar veren bir etkenin neden olduğu yaralanma veya hasar.
70. Ultrason: Vücut içi organların görüntülenmesi için kullanılan ses dalgalarıyla çalışan bir tıbbi görüntüleme yöntemi.
71. Vakum: Basınç farkı kullanarak sıvı veya hava çekmek için kullanılan bir cihaz.
72. WBC (White Blood Cell): Beyaz kan hücresi, bağışıklık sisteminin bir parçasıdır ve enfeksiyonlarla savaşır.
73. Xerostomi: Ağız kuruluğu, tükürük salgısının yetersiz olduğu durum.
74. Yara: Ciltteki kesik, çizik veya ezik.
75. Zehirli: Canlı organizmalar üzerinde zararlı etkilere sahip olan maddeler.
76. Ağız: Besinlerin alındığı ve solunumun gerçekleştiği boşluk.
77. Beyin Sapı: Beynin alt kısmı, otomatik vücut fonksiyonlarını düzenler.
78. Cerrahi Maske: Ameliyat sırasında hastalığın yayılmasını önlemek için kullanılan maske.
79. Diş: Besinleri çiğnemek ve öğütmek için kullanılan sert yapılar.
80. EKG (Elektrokardiyografi): Kalp ritminin ve aktivitesinin kaydedildiği bir tıbbi test.
81. Fizik Tedavi: Yaralanma veya hastalıkların rehabilitasyonu için yapılan fiziksel tedavi.
82. Göz: Görme organı, dış dünyayı algılama ve işleme işlevi görür.
83. Hipotalamus: Beyindeki bir bölge, vücut sıcaklığı, susuzluk ve açlık gibi temel işlevlerin düzenlenmesinde rol oynar.
84. İlaç Etkileşimi: Birden fazla ilacın birbiriyle etkileşerek oluşturduğu etki veya yan etkiler.
85. Jel: Yara bakımında kullanılan bir madde, nemlendirici ve koruyucu özelliklere sahiptir.
86. Kan: Vücuttaki dolaşım sistemi aracılığıyla taşınan hayati bir sıvı.
87. Lenf: Vücutta dolaşan ve bağışıklık sistemiyle ilişkili olan bir sıvı.
88. Mikrop: Mikroskobik boyutta olan ve hastalıklara neden olan organizmalar.
89. Nöron: Sinir hücresi, sinir iletimi için temel bir yapı taşıdır.
90. Osteoartrit: Eklemlerde dejeneratif bir hastalık, kemiklerin sürtünmesine neden olur.
91. Prognoz: Bir hastalığın seyri veya sonucu hakkında tahmin.
92. Radyasyon: Elektromanyetik dalgalar veya parçacıklar yoluyla enerjinin yayılması.
93. Semptom: Bir hastalığın veya durumun belirtisi veya işareti.
94. Trombosit: Kan pıhtılaşmasında rol oynayan hücre parçacığı.
95. Ultrasonografi: Vücut içi organların ultrason dalgalarıyla görüntülenmesi için kullanılan bir tıbbi görüntüleme yöntemi.
96. Virus: Mikroorganizmaların bir türü, bazıları hastalıklara sebep olabilir.
97. Yarık: Ciltte veya dokularda oluşan çatlak veya ayrılma.
98. Zaman: Tıbbi tedavi sürecinde geçen süre, hastalığın seyri için önemli bir faktördür.
99. Ateş: Vücut sıcaklığının normalden yüksek olması durumu.
100. Zoonoz: Hayvanlardan insanlara bulaşan hastalıklar.